DER FREİSTAAT
Der Freistaat, Romantik Yol rotamızın ilk noktası olacak Friedberg yolu üstünde, park ve karavan merkezi.
Yol ayrımından sonra sağa dönüğümüzde karavanları görmeye başlıyoruz. Yol üstündeki tabelalar karanvan parkını gösteriyor. (koordinat 48.28220 11.26120).
Park alanı ücretsiz. Kasetli WC boşaltım noktası park alanında, atıksu, temiz su alım noktası ise mağazaların bulunduğu alanda. Park alanı çok geniş, çok sayıda motokaravan ve çekme karavan var.
Burada karavan malzemeleri satan der freistaat http://www.derfreistaat.de/ mağazası var diye gelmiştik, mağaza bahçesine geldiğimizde karavanları gördüğümüzde şok oluyoruz.

Hayatımda ilk defa bu kadar çok sayıda ve çeşit karavanı görüyorum. Fiyatlar daha da dikkat çekici, sami alkovenler 44 bin EUR.





İlginç gelen tüm motokaravanların motorları “0” km.
Benim gibi Camper motokaravanlar sami alkovenlerden daha pahalı ve 50 bin EUR.





Buradaki ve daha sonra gittiğim ve karavan fuarına denk geldiğim Erwin Hymer Word Wertheim’de gördüğüm çekme karavanlar ile motokaravanlar inanılmazdı. Bu iki merkez de mutlaka görülmesi gerekir. Buraları gezen birinin karavancılığa başlamaması mümkün değil. Çekme karavanlar 15 bin EUR, motokaravanlar 40 bin EUR fiyattan başlıyor, motoru dahil her şey sıfır. Öylesine çok sayıda firma var. Bizde niye yok diye soruyorum? Biz niye sıfır km araç sahibi olabilmek için tüm vergilerin üstüne, fatura bedelinin üzerinden % 135 daha vergi ödüyoruz. Bu vergi yatta, uçakta yok. İkinci el süper motokaravanları 15 bin EUR.ya almak mümkün, darısı bizim karavan dostlarının başına.
Karavanların arasından çok zor ayrılarak mağazaya geliyoruz. Karavan ile ilgili her şeyi bulmak mümkün, bizde böyle bir merkezin olmaması büyük bir eksiklik. Fiyatlar bana biraz yüksek geliyor, ancak karavanlara özel yapılmış bu şeyleri başka yerde bulmak zor. Tüm karavanların ön camında güneşlik veya perde dikkatimi çekti, çok güzel ve kullanışlı. Mağazada güneşlik var, Burada motokaravanların tamamına yakını Fiat serisi araçlar, bu araçlara uygun ne ararsan var. Benim aracım 2011 model Mercedes Sprinter. 2006 model Sprinter güneşlik bulabiliyorum, daha üst model yok, fiyatı 124,95 EUR, ısı yalıtımlı, çok pahalı, ancak karavanda mutlaka olması gereken donanım. Görevli deneyin, olmazsa iade edebileceğimizi söyleyince almaya karar veriyoruz.

Acemilik biraz zor, daha önce park ettiğim yerlerde gördüğüm tekerlek altı takozlar dikkatimi çekmişti, burada da 25,95 EUR’ya görünce alıyorum. Kullandıktan sonra bunun da bir karavan için vazgeçilmez olduğunu görüyorum. Özellikle eğimli alanda inanılmaz fark yaratıyor. Bu keyfi Lauda’ya kadar yaşıyorum. Rothenburg o.d.T.dan ayrılırken takozlarımızı unuttuğumuzu anlıyoruz. Lauda da konakladığımız alan da aksilik bu ya eğimli, zor uyuyoruz. Erwin Hymer Word Wertheim’de ilk işim bu takozlardan almak oluyor ve kamp yerinden ayrılırken mutlaka geriye bakmayı alışkanlık haline getiriyorum.

Nihayet musluk adaptörlerine kavuşuyorum, daha sonra su sorunu yaşamıyorum. Çok basit ancak ne kadar önemli bir aparatmış.
12 voltla çalışan sivrisinek kovucuyu görünce almadan edemiyorum. Gezim boyunca denemek amaçlı da olsa hiç kullanmadım, ancak iyi ki almışım. Bir söz vardır, ufak şeyi önemsemeyen, hiç sivrisinek ile yatmamıştır.

Türkiye’den aldığım elektrik fişleri buraya uyumlu olmadı. 2 metre kablolu adaptörler 20 EUR. Tek parça alıp fiş alıp, kendim montajını yapıyorum.
Mağazada her şey var, vaktin nasıl geçtiği belli değil. Günlerden Cumartesi ve saat 16’ya yaklaşırken bir anons, mağaza kapanmak üzere, hoppala. Bu saatte mağaza kapanır mı, kasaya gidip ödemeyi kredi kartı ile yapıyorum. Neyse yarın gezeriz diye düşünüyorum, o da ne Pazar günü mağaza kapalı.
İstanbul her noktasında AVM var, haftanın her günü 10 – 22 arası, bazı bölümleri ise gece yarısına kadar açık. Almanya da Pazar gününün gerçekten tatil olduğunu daha sonra daha da net görecektim. Pazar herkes için tatil, insanlar ihtiyacını buna göre karşılıyor. Şehirlerde bir fırın, eğer o yer biraz turistik ise birkaç lokanta açık. Merkeze yakın, hatta içindeki parklar ailelerle dolu. Akşam yöreye göre saat 17 ve 18 her yer kapanıyor. Tek istisnası Türk lokantaları, her daim açık bulabilirsiniz.

Aldığımız güneşlik olmadı, dar geldi. Değiştirmememiz gerekecek, bu Pazartesine kadar buradayız demek. Pazar günü her yer kapalı, bölgede MC dışında başka bir şey yok, burada birkaç gün kalacakların yanında yeterli yiyecek bulundurmaları gerekiyor. Günümüzü ilk defa dinlenerek geçiriyoruz.
Pazar gecesi başlayan yağmur, Pazartesi günü de devam ediyor. Güneşliği iade ediyorum, ödemeyi kredi kartı ile yapmama karşın, iade nakit olarak yapıldı.
Hava yağmurlu olduğu için tüm motokaravanlar kapalı, içlerini gezemiyor, hevesimiz kursağımızda kalıyor.
Atalarımız ne demiş, bu günün işini yarına bırakma.
Bu satırları yazarken Malta Gozo adasındaki doğa harikası Azure Penceresi, kendisini yaratan fırtına ve dalgalara dayanamayarak çökmüştü.

Hayallerimizi ertelemeyelim, biz olsak da onlar orada olmayabilir.
yazılarınız çok güzel emeğinize sağlık.